Aleksandr Solzhenitsyn Quotes

Biography

Type: Novelist Essayist

Born: 11 December 1918

Died: 3 August 2008

Aleksandr Isayevich Solzhenitsyn was a Russian novelist, historian, and short story writer. He was an outspoken critic of the Soviet Union and its totalitarianism and helped to raise global awareness of its Gulag forced labor camp system.

Aleksandr Solzhenitsyn Quotes

Work was like a stick. It had two ends. When you worked for the knowing you gave them quality; when you worked for a fool you simply gave him eyewash.

Work, he said, was a first-rate medicine for any illness.

The concept of maximum promotion of human rights to the expense of the majority of people in fact undermines the entire concept of the human community.

The simple step of a courageous individual is not to take part in the lie. "One word of truth outweighs the world.

You can resolve to live your life with integrity. Let your credo be this: Let the lie come into the world, let it even triumph. But not through me.

The meaning of earthly existence lies not, as we have grown used to thinking, in prospering but in the development of the soul.

Satiety depends not at all on how much we eat, but on how we eat. It's the same with happiness, the very same...happiness doesn't depend on how many external blessings we have snatched from life. It depends only on our attitude toward them. There's a saying about it in the Taoist ethic: 'Whoever is capable of contentment will always be satisfied.

It makes me happier, more secure, to think that I do not have to plan and manage everything for myself, that I am only a sword made sharp to smite the unclean forces, an enchanted sword to cleave and disperse them.

Grant, O Lord, that I may not break as I strike! Let me not fall from Thy hand!

Свободно можеш да се молиш,
но… да те чува само Бог

У Макбета слабы были оправдания - и загрызла его совесть. Да и Яго - ягнёнок. Десятком тр

Gradually it was disclosed to me that the line separating good and evil passes not through states, nor between classes, nor between political parties - but right through every human heart - and through all human hearts.

The earlier, the more fun. Why put it off? It’s the atomic age!

We are all human, and our senses are quicker to prompt us than our reason. Every man gives off a scent, and that scent tells you how to act before your head does.

If we live in a state of constant fear, can we remain human?

Someone that you have deprived of everything is no longer in your power. He is once again entirely free.

...you are strong only as long as you don't deprive people of everything. For a person you've taken everything from is no longer in your power. He's free all over again.

...it's only on a black day that you begin to have friends.

Oh, how hard it is to part with power! This one has to understand.

Unlimited power in the hands of limited people always leads to cruelty.

А об этом и молиться не надо! - ужаснулся Алёшка. - Что тебе воля? На воле твоя последняя вер

Легкие деньги – они и не весят ничего, и чутья такого нет, что вот, мол, ты заработал. Прав

Tanrı'ya karşı olduğumu sanma, dedi. Tanrı'ya inancım tamdır. Yalnız cennet ve cehenneme inanmıyorum işte. İnsanları aptal yerine koyup onları öbür dünyada cennete, ya da cehenneme gideceklerini söylemek bence saçmalığın en büyüğü.

Sopa yemiş köpeğe kırbacı bir kere gösterin yeter!

Özgürlük senin nene gerek? Çünkü dışarda elin kolun serbest gezerken sende kalan son inancını da yitirebilirsin.

Dualar da şikayet dilekçesi gibidir. Ya yerine ulaşmaz, ya da ulaşsa bile red cevabıyla geri çevrilir.

Eğer çocuklarınız sizden daha iyi değillerse onları boş yere dünyaya getirmişsiniz, siz de boş yere yaşamışsınız demektir.

Bütün insanların ölümlü olduğunu biliyordu, günün birinde kendisi de teslim olacaktı. Ancak günün birinde; şimdi değil. Günün birinde ölmek korkunç bir şey değildi hemen şimdi ölmekti korkunç olan. Niçin? Çünkü nasıl olacaktı? Daha sonrası neydi? Var olmamak nasıl bir şeydi acaba

Tek bir tanık, tanık sayılmaz.

Hayat karışık, öyle karışıktı ki... Nereye dönerseniz dönün aynı karışıklık vardı.

Ölümden önce meşalesi yanan bir kimsenin ışığı sonsuzluğa kadar devam eder.

İnsanın en değerli mülkü hayatıdır.

Hademelerin kendi aralarında kullandıkları şu deyimin anlamını ise şimdi kavramıştı: " Bu da yakında çarşaflanacak.

Ebediyet çok uzundur.

Bizi mutlu kılan yaşama düzeyimiz değil, duyuş, hayata bakış açımızdır.

Yeryüzünde her şeyi öğrenemezsin. Ne yaparsan yap, yine bir budala olarak ölürsün.

Gençken tecrüben yoktur, yaşlıyken de gücün.

Bir insanın gençken kuvvetli karakteri yoksa, bir daha da olmaz.

Herkes kendi derdine daha güç dayanır.

Eğer kederlenmek istemiyorsan, kendini üzüntüye kaptırmamalısın. Ne kadar az kaygılanırsan, kaygılanacağın konu da o kadar azalır.

Yoldaşlar, iki bin yıl konuşmak ya da yetmiş beş yıl bağırmak için harcanan enerji ancak bir fincan suyu kaynatabilir. O da su kaynarken ısının kaybolmaması şartıyla. Gevezeliğin ne faydası olduğunu siz hesaplayın.

Bilim, ahlaki değerler yaratmaz. Bilim maddi değerler yaratır.

Terminus dahü: Hastanın ameliyat masasında ölme ihtimali. Status idem: Hastanın durumu değişmemiş aynı. Rezektabl: Ameliyatla çıkarılabilir.

1) Wir haben lang genug geliebt...
2) Wir Wollen endlich hassen!
3) Wir haben lang genug gehasst
4) Wir wollen endlich lieben!

1) Yeterince sevdik.
2) Artık nefret etmek istiyoruz.
3) Yeterince nefret ettik.
4) Artık sevmek istiyoruz.

Her köyde onu ayakta tutan bir doğru vardır.

Mal denen şeye kendi varlığımız ya da halkın varlığı gibi tuhaf bir ad koymuşuz. Üstelik varlığını kaybetmek insanlar arasında ayıp ve budalalık sayılmış.

En yakın arkadaşım, Matriyona yoktu artık... Son gününde bir kazak yüzünden nasılda azarlamıştım!

En uzun yaşayan, en çok yaşayan değildir.

Her ağaç için bir kuş vardır.

Bir insan, yaşayan her insan için olumsuz ve kuşku çekici bir şeyler bulabilir çünkü herkes bir şeyden suçludur ya da saklıyordur.

İnsanları birbirlerinden, aralarına giren ölümden başka ne ayırır?

Güçlü, sağlıklı ve iyi olduğumuz sürece mucizeleri gülerek karşılarız; ama hayatımız, bizi ancak bir mucizenin kurtaracağı şekilde umutsuzca yıkılsın ya da tökezlesin o zaman mucizeye, yalnız ve yalnız o harikulade mucizeye inanırız.

Yeryüzü küresinin neresinde mutlu olabileceğinizi nereden bilebilirsiniz? Ve mutsuz olacağınızı? Bunu bilebildiğini kim iddia edebilir?

Yirmi beş yaşındayken insanlar üzerine ne bilebiliriz ki?

Gençken evlenmek için zaman çok erkendir; yaşlandığınızda da çok geç.

İçlerinde en serti ve en ciddisi hastabakıcı Olimpiada Vladislavovna idi, çünkü onun için hastaları dolaşmak bir Diyakos'un (*) dinsel töreni gibi bir şeydi.

Kanser insanları sever. Pençelerini bir taktı mı öldürünceye kadar bırakmaz.

Herkes general olursa savaşı kazanacak kişi kalmaz.

Özgürlük, özgürlüğü için her gün mücadele edenin hakkıdır.

Aptallar öğretmeyi, akıllılar ise öğrenmeyi sever.

Oysa acınılmaktan hiç hoşlanmazdı. Yaşantısı boyunca ona hiç kimse acımamıştı. Acımanın, hem acınanlar hem de acıyanlar için aşağılatıcı bir duygu olduğunu okumuştu ve işitmişti.

Allah herşeyi görüyorsa niçin bütün dertleri bir tek kişinin omuzlarına yüklüyor? Bir parça insaflı olamaz mı?

Hepimiz bu dünyada yaşıyoruz; hepimiz için büyük, geniş, tek bir dünya var.

Aşk; hayatın tümü demek değildir.

Bu büyük orucu niçin gereksiyoruz? Niye? Oruç, hem de büyük. Ama buna ne ihtiyacımız var? Demka bir türlü anlamıyordu; çünkü o, yaşantısının büyük bölümünü aç karınla geçirmişti.

Eğer insanoğlu hiç hastalanmazsa, isteklerine sınır tanımaz.

Büyükanne daima "Kızağını yazdan, arabanı kıştan hazırla" derdi.

Adlar daima insana dert oluyordu. Hayat ve zevkler değişir ama adlar kalır.

Share Page

Aleksandr Solzhenitsyn Wiki

Aleksandr Solzhenitsyn At Amazon